Kolon, sindirim sistemimizin alt kısmını ve kalın bağırsakların üst kısmını oluşturur. Yediğimiz yiyecekler mide ve ince bağırsaklarımızda sindirimi gerçekleştikten sonra besinler kalın bağırsağa geçer. İnce bağırsakta emilemeyen gıdaların artık kısmı burada emilir ve gaita ismi verilen katı şekli alır. Gaita, kolon yani kalın bağırsak ve rektum içinde ilerler ve daha sonra anüs ile vücuttan atılımı gerçekleşir.

Kolon hastalıkları kolonoskopi veya kolon grafisi testlerinden sonra teşhis edilebilir. Kolonoskopi, bükülebilen yumuşak yapıda ve bir parmak kalınlığında olan bir tüpün vücuda anüsten kalın bağırsak bitimine kadar itilebilen bir tüptür. Kolon grafisi ise beyaz renkte bir sıvı olan lavmanın rektuma sıkıldıktan sonra biraz basınç yapılarak kalın bağırsaktan yani kolondan dışarı sıkma esnasında çekilen röntgennografidir. Kolon hastalarında cerrahlar yapılan testlerin yardımı ile kolonun iç kısmını rahatlıkla görebilmektedir. Ayrıca kolon hastalıklarında karın tomografileri de istenebilir.

Kolon ameliyatında hasta ameliyata girmeden önce hastaya kan testleri yapılır, EKG'si ve akciğer röntgeni çekilir. Kolon hastalıklarında hastalığın teşhisi, kolonoskopide alınan biyopsi ile konulduktan sonra ameliyata girmeden önce hastaya ameliyatın faydaları ve risk faktörleri anlatılır ve hastanın onaylı imzası alınır. Kolon ameliyatı geçirecek olan hastalara ameliyattan birkaç gün önce daha çok sıvı ve lifsiz diyet gıdaları tüketmeleri söylenir ve ameliyata girmeden önceki gece hastalar hiçbir gıda almamalıdır. Ayrıca kolon ameliyatına girecek olan kişiler ameliyattan en az 1 hafta öncesine kadar anti-enflamatuvar ilaçlar, aspirin gibi kan sulandırıcı ilaçlar ve E vitamini preparatları kullanımını kesmelidir. Kolon ameliyatları aşırı şişmanlık, hastanın daha evvel geçirdiği operasyonlarda kaynaklanan aşırı miktarda yapışıklık, kanama ya da tümörler söz konusu değilse genellikle laparoskopik (kapalı) ameliyat olarak yapılır.

Günümüzde birçok avantajı olması bakımından çoğu hastalığın ameliyatı laparoskopik yani kapalı ameliyat şeklinde yapılır. Laparoskopik ameliyat, hastalarda ameliyat sonrasında ağrı hissinin az olması, hastanede yatma gününün kısalığı, bağırsakların daha erken hareketlenmesi ve estetik açıdan oldukça avantaj sağlar. Laparoskopik kolon ameliyatı, önce hastaya lavman uygulaması yapıldıktan sonra genel anestezi altında hastanın karın bölgesine 3 farklı yerden yaklaşık 1 cm büyüklüğünde kesi yapıldıktan sonra ucuna ufak bir kamera takılmış teleskop sayesinde kesilen bir delikten girilip karın içinde bulunan organların görüntülenmesi işlemidir. Laparoskopik kolon ameliyatında hastanın karın üzerine açılan bir delikten karbondioksit gazı verilerek karın içi yeteri miktarda şişirilir ve bu sayede cerrahın çalışması daha rahat olur. Teleskobun ucuna takılan kamera görüntüleri monitöre yansır ve hastanın karın üzerinden açılan diğer deliklerden ince aletler yerleştirildikten sonra bu aletler sayesinde kolon alınır.

Laparoskopik kolon ameliyatı olan hastalar ameliyattan hemen sonra kendilerini çok iyi hissedebilirler. Fakat vücudun iyileşmesi için yeterli zamana ihtiyaç duyduğu ve ağır hareketler yapmaktan kaçınmak gerektiği bilinmelidir. Kolon ameliyatının ertesi günü hastalar, bağırsak hareketlerinin harekete geçmesi ve kasların güçsüz kalmaması için hastayı yormayacak şekilde yürütülmelidir. Laparoskopik kolon ameliyatı olan kişiler yemek yemeye ilk olarak sıvı gıdalardan başlamalı ve birkaç gün sonra normal yiyeceklere dönmelidir. Hastalar ameliyattan yaklaşık 10 gün kadar sonra normal hayatlarına dönüp günlük aktivitelerini yapabilirler.