Kalça büyütme ameliyatı, kalça estetiği kapsamında değerlendirilir ve özellikle kadınlar için önemli bir estetik operasyondur. Kadınlar, memelerden sonra vücut hatlarını belirleyen kalçaların estetik görünümüne büyük önem verirler. Kalçaların şekli ve büyüklüğü, kadınların kendilerini daha çekici hissetmelerine katkı sağlar. Memelerdeki büyüklük veya küçüklük özel sutyenlerle gizlenebilirken, kalçalar için benzer bir müdahale mümkün değildir. Ancak, günümüzde estetik cerrahi sayesinde, küçük veya basık kalçalar kalça büyütme ameliyatı ile istenilen görünüme kavuşabilir. Kadınlar genellikle Brezilya kalçası olarak bilinen büyük ve yuvarlak kalçaları estetik açıdan çekici bulurlar. Çekici bir kalça, bel kavisiyle uyumlu, üst kısmında dışa çıkıntı yapan ve alt kısmında dar geçişlerle şekillenen bir yapıya sahip olmalıdır.

Kalçanın büyütülmesi için çeşitli yöntemler kullanılabilir. Bu yöntemler, kişinin ihtiyacına ve vücut yapısına göre seçilir. Aşağıda, kalça büyütme ameliyatı için yaygın olarak kullanılan yöntemler açıklanmıştır:

Kalça büyütme işleminde, hastanın vücudundaki yağ dağılımının doğru olması önemlidir. Düzensiz yağ dağılımı kalçaların dışarıdan büyük görünmemesine neden olabilir. Fazla yağ bulunan bölgelerden alınan yağlar, az yağ bulunan bölgelere enjekte edilerek kalçaların şekillendirilmesi sağlanır. Bu işlem için ince kanüller kullanılır. Yağ enjeksiyonu sayesinde belde incelme sağlanır, basenler daraltılır ve alt kısımdaki yağ yığılması kalçanın üst kısmına yönlendirilir. Bu sayede kalçada büyüme ve dolgun bir görünüm elde edilir. Liposhaping genellikle lokal anestezi altında gerçekleştirilir ve işlem yaklaşık bir saat sürer.

Kalçası basık olan ve kalçasını büyütmek isteyen kişilerde özel olarak tasarlanmış kalça protezleri kullanılır. Bu protezler, kas içerisine yerleştirilir ve kalçalar arasındaki oluktan yapılan küçük bir kesi ile yerleştirildiği için ameliyat izi sorunu yaşanmaz. Kalça protezleri, meme protezlerinden daha sert ve farklı şekillere sahiptir.

Bu işlem, aşırı kilo veren ve kalçalarında sarkma olan kişiler için uygundur. Cilt altındaki boşalma ve bolluk sorununu ortadan kaldırmak için karın bölgesinden kuşak şeklinde bir alan çıkarılır. Bu işlemle kalçalar gerginleştirilir ve daha büyük görünür.

Kalçaları küçük veya basık olan ve protez kullanmak istemeyen kişilerde dolgu uygulaması tercih edilebilir. Genellikle hiyalüronik asit dolgusu kullanılır ve bu uygulama kalçanın yaklaşık bir yıl boyunca büyük görünmesini sağlar.

Kalçası küçük ve cildi ince olan kişilerdeki sarkmalar için dikiş askıları kullanılabilir. Bu işlemde özel dikişler kullanılarak kalça dokusu desteklenir. Ancak, bu yöntemin etkisi daha kısa süreli olduğundan, kalıcı sonuçlar için diğer yöntemler tercih edilmelidir.

Kalça büyütme ameliyatı öncesinde dikkat edilmesi gereken bazı önemli noktalar vardır. Hastalar, ameliyattan üç hafta önce sigarayı bırakmalı ve aspirin gibi kan sulandırıcı ilaçları kullanmamalıdır. Ayrıca, ameliyattan bir hafta önce doktorun önerdiği ilaçlardan ve yiyeceklerden uzak durulmalıdır. Bu süreçte kaçınılması gereken bazı ürünler şunlardır:

Kalça büyütme ameliyatı genellikle 2-4 saat sürer ve genel anestezi altında gerçekleştirilir. Ameliyat sonrası hastalar, protez kullanıldıysa biraz ağrı hissedebilir ve otururken zorluk yaşayabilir. Hastalar ameliyattan sonra genellikle hemen evlerine dönebilirler. Ancak, kalçadan kuşak çıkarıldıysa ertesi gün taburcu olabilirler. Protezle kalça büyütme ameliyatı olan hastalar, özel korseleri üç hafta boyunca kullanmalıdır. Yaklaşık altı hafta sonra günlük aktivitelerine dönebilirler.

Kalça büyütme için yağ enjeksiyonu kullanıldıysa, komplikasyonlar genellikle azdır. Ancak, yağın bir kısmı kaybedilebilir ve kalçada bir miktar küçülme olabilir. Kuşak şeklinde cilt çıkarıldığında ise askıların izi sorun oluşturabilir. Kalça protezleri kas içine yerleştirildiği için daha az komplikasyona neden olur. Dolgu uygulamalarında ise hastanın vücudunda çeşitli reaksiyonlar gelişebilir. Kalça büyütme ameliyatı protezler ile yapıldığında kalıcı etkiler sağlanırken, diğer yöntemlerin etkisi bu derece kalıcı olmayabilir.